Romatizma

Belirtiler: Kaslarda ve/veya eklemlerde ağrı. Ağrıların bedende dolaşması. Eklem dokusunun ve kemiklerin deformasyonu.

Nedenler: Pek çok hastalık romatizma adıyla tanımlanır. Ama, bakterilerden kaynaklanan bazı hastalıkların bu adla anılmaması gerekir. Romatizma hastalığının, bağışıklık sistemindeki bir arızadan kaynaklanabileceği sanılmaktadır. Çünkü, romatizma, organizmanın kendini zararlı maddelerden arındıramamaya başladığında ortaya çıkar. Romatizma ağrıları ise, bedende asitlerin artmasından kaynaklanır. 40-45 yaşlarında başlar ve hastaların hemen hemen dörtte üçü kadındır.

Önlemler: Organ bozukluklarının önlenebilmesi için, sürekli hareket halinde olmaya çalışılmalıdır. Hafif sporlar veya beden hareketleri rahatlatıcı olabilir. Beslenme programında vitaminlere bolca yer verilmesi organizmayı güçlendirecektir. Yani, hayvansal besinleri azaltıp, bitkisel besinleri çoğaltmak gerekir. Romatizma hastalarının çok büyük bölümü, eğer doğru beslenmiş olsalar, çektikleri ağrı ları çekmezlerdi. Doğal olarak, bu beslenme değişikliğini hastalığın başlangıç aşamasında gerçekleştirmek gerekir. İleri aşamalarda, deformasyona uğramış eklemlerin böyle bir önlemle tedavi edilebileceğini iddia etmek doğru olmazdı. Özellikle ABD’nde pek çok doktor, romatizmanın, bazı besinlere karşı alerjik olmaktan kaynaklandığına inan maktadır. Bu alerjiye karşı bir romatizma diyeti nasıl uygulanmalı acaba? Başlangıçta uygulanan çok katı bir diyet, ağrılar yok olana kadar sürdürülüyor. Daha sonra, tüm besinler tek tek beslenme listesine alınarak, alerjiye neden olan suçlu saptanıyor ve bu duruma uygun bir beslenme biçimine geçiliyor. Diyet oldukça basit, ama başlangıçtaki katı diyet sürecinde dikkatli olunması, bedenin mineral dengesinin bozulmasına özen gösterilmesi gerekiyor. Böyle bir diyeti her bilinçli kişi uygulayabilir herhalde! Romatizma hastasının dokuları bir asit istilasına uğramış gibidir. Yani, asidi tuz veya suya dönüştürebilecek, potasyum ve kalsiyum içerikli besinlere öncelik verilmesi gerekir. Bu maddeleri içeren besinler aşağıda belirtilmiştir: Taze sebze, meyve, salatalar, fındık-fistik türleri ve çiğ süt. Konservelerden, ağır yağlardan ve tatlılardan kaçınılmalıdır. Yalnızca, sızma tabir edilen bitkisel yağlar tüketilmelidir. Kahve ve alkole yanaşılmamalı, bolca çiğ süt içilmelidir.

Çözümler: Bedenin zehirlerden ve asitlerden tümüyle alınabilmesi için, sindirim sisteminin ve karaciğerin tam kapasite ile çalışmasına özen gösterilmelidir. Sırt ağrılarının büyük bir bölümünün romatizma ile hiçbir bağı yoktur. Bu ağrılar genellikle iş yerinde kullanılan yanlış iskemleden veya yanlış oturma biçiminden kaynaklanır. Ayrıca, bir depresyon hali de sırt ağrılarına neden olabilir ve. Bu durum, antide pressif etki içeren bir ilaç kullanıldıktan sonra son bulur. Bedeni zehirli maddelerden ve asitlerden arındırabilecek şifalı bitki çaylarından örnekler:

-Atkuyruğu çayı, bedenin mineral dengesini bozmadan, fazla sıvı ların, asitlerin ve öteki zararlı maddelerin dışkılanabilmesini sağlayabilecek bitkilerin en değerlisidir. Günde 2-3 bardak bitki çayı, aç karnına, tatlandırılmadan içilmelidir. 5-6 günlük bir kürden sonra 2-3 gün ara verilip, yine 5-6 günlük bir küre başlamak doğru olur. Uygulanan 2-3 kürden sonra, 1-2 hafta ara verilmelidir. Daha fazla bilgi için, kitaptaki ilgili bölüme bakın.

–Isırganotu çayı, bedendeki ödemin, zehirli maddelerin ve asitlerin sağlıklı biçimde dışkılanabilmesini sağlayabilir. Ayrıca, bol miktarda demir ve C vitamini de içerir. Günde 2-3 bardak çay, aç karnına, tat landırılmadan içilir. 2-3 haftalık bir kürden sonra 1 hafta ara verilip, aynı küre yeniden başlanabilir. Daha fazla bilgi için, kitaptaki ilgili bölüme bakın -Ayıca, biberiye, kekik, papatya, ıhlamur ve adaçayı bitkilerinin çayları da, günde 1-3 bardak içilebilir. Bu bitkilerin özelliklerini öğrenmek için, kitaptaki ilgili bölümlere bakın. Ağrılı bölgelerin ağrısını dindirmek ve hareketlilik kazandırmak için, friksiyon ve kompres biçiminde kullanılabilecek şifalı bitki yağları ve tentürleri:

–Papatya ve kekik yağı. Bitki yağlarının hazırlanma ve kullanma biçimlerini öğrenmek için, kitaptaki ilgili bölüme bakın.

–Biberiye, adaçayı, nane, papatya, ısırgan otu ve çam filizi ten türleri, friksiyon ve kompres olarak, tek tek veya karıştırılarak kullanılabilir. Tentürlerin hazırlanış ve kullanış biçimlerini öğrenmek için, kitaptaki ilgili bölüme bakın.

-Özel bileşimli tentür: Çam filizi tentürü 50cl, biberiye tentürü 30cl, adaçayı tentürü 40cl, mentol 5′ gr, kafur 8′ gr. Hepsi bir şişede karıştırılır ve kafur eriyene kadar çalkalanır. Özel friksiyon ve kompres tentürü hazırdır. Bu tedavilerin sonunda, tedavi gören bölge, kuru-sıcak bir havlu ile örtülmelidir