Kefir

Kefir, faydalı bakteri ve mayalar içeren
(probiyotik) fermente bir süt ürünüdür.
Probiyotik olması dolayısıyla,
faydalı mikroorganizmaların üremesini
arttırıcı maddeler içeren (prebiyotik)
yoğurttan ayrılır. Probiyotik açısından
en zengin gıdalar anne sütü ve kefirdir.
Kefirin kullanımı uzun yıllar Kafkasya
ile sınırlı kalmış ve yapım tekniği
gizli tutulmuştur. Sağlık üzerindeki
faydalı etkilerinin keşfedilmesiyle 8.
yüzyılın başlarından itibaren ünü Kafkasya
sınırlarını aşmış, 19. yüzyılın başlarında
Rusya’ya, daha sonra Avrupa,
ABD ve Avustralya’ya ulaşmıştır.
1912 Nobel Tıp ödülünü kazanan
Rus bilim adamı Elie Metchnikoff probiyotikleri
araştırmış, yoğurt, peynir,
kefir gibi süt ürünlerinde bulunan
asit yapıcı mikroorganizmaların bağırsaklardaki
hastalık yapıcı mikroorganizmaları
nötralize ettiğini saptamış,
Kafkasya’da yaşayan insanların uzun
ömürlü olmasını probiyotiklerden zengin
gıdalar tüketmeleriyle açıklamıştır.
Kafkasya’da hazım bozukluğu, verem,
kanser gibi hastalıklara az rastlanması
ve insan ömrünün yüz seneyi aşması
dikkat çekmiştir.
Kefir üretimi
Kefir üretiminde ilk aşama kefir oluşumunu
sağlayan mayanın hazırlanmasıdır:

  • Kuru kefir taneleri 30-32°C’deki suda
    3 saat bekletilir, taneler şişer, kabarır
    ve karnabahar görünümünü alarak
    yüzeyde toplanır.
  • Yüzeydeki taneler alınıp temiz suyla
    yıkanır, 100°C’de kaynatılarak sterilize
    edilmiş ve 20°C’ye soğutulmuş
    süte 1 ölçü kefir tanesine 3 ölçü süt
    oranında aşılanır.
  • Karışım 19-20°C’de 24 saat kuluçkaya
    bırakılır.
  • Kuluçka süresinin sonunda, yüzeydeki
    taneler alınıp sterilize edilmiş
    ve soğutulmuş süte karıştırılır ve bir
    gün beklenir.
  • Bu işlem sütte gaz kabarcıkları görülünceye
    kadar tekrarlanır. Sütte gaz
    oluşumu kefir mayasının aktif hale
    geldiğini gösterir. Böylece kefir mayası
    elde edilmiş olur.
  • Sürekli üretimde bu mayadan faydalanılır.
    Aktif hale gelmiş kefir taneleri şöyle
    mayalanır:
  • Sterilize edilmiş süt, günlük pastörize
    süt veya UHT süt kullanılabilse de
    günlük pastörize süt tercih edilir.
  • Süt 5 dakika kaynatıldıktan sonra 20-
    25°C’ye kadar soğutulur.
  • İşlem için cam kavanoz kullanılmalı,
    bakır, alüminyum kaplar kullanılmamalıdır.
  • 1 lt sütün içine 30-50 gr kefir tanesi
    ilave edilerek ağzı kapatılır.
  • 20-25°C’de yaklaşık 18-24 saat bekletilir,
    bu süre içinde tahta kaşıkla sık
    sık karıştırılır.
  • Mayalanma süresinin sonunda metal
    olmayan temiz bir süzgeçten geçirilir.
  • Süzgeçte kalan kefir taneleri temiz ve
    klorsuz suyla yıkanıp tekrar süte konur. Kefirin özellikleri
    Kefir taneleri, irili ufaklı, beyazsarımsı
    renkli ve karnabahar görünümündedir.
    Tanelerin dışında “kefiran”
    adı verilen yapışkan bir zar vardır. Faydalı
    bakteriler ve mantarlar kendi yaptıkları
    bu zarın içinde yaşar. İyi bir kefir
    tanesi elastiki yapıda olmalı, yapışkan
    ve yumuşak olmamalıdır.
    Kefirde şu faydalı mikroorganizmalar
    bulunur:
    Laktik asit bakterileri: Streptococcus
    lactis (Lactococcus lactis subsp. lactis), S.
    cremoris (Lactococcus lactis subsp. cremoris),
    S. diacetylactis, Leuconostoc kefir, L.
    mesenteroides, Lactobacillus acidophilus,
    L. brevis, L. bulgaricus, L. kefir, L. casei, L.
    lactis
    Asetik asit bakterileri: Acetobacter
    aceti, A. rasens
    Mayalar: Kluyveromyces marxianus, K.
    fragilis, K. lactis, Saccharomyces cerevisiae,
    S. unisporus, Candida kefir, C. pseudotropicalis,
    C. valida
    Kefir, protein, yağ, laktoz, kalsiyum,
    fosfor, aminoasitler, folik asit ve B vitaminleri
    bakımından oldukça zengindir.
    Kefirin kendine has asidik tadı ve
    ekşimsi lezzeti, yapısında bulunan mikroorganizmaların
    ürettiği karbondioksitten
    ileri gelir. Kefirler asit, alkol ve
    CO2 içeriklerine göre, zayıf, orta sert,
    sert ve çok sert diye sınıflandırılır: Zayıf
    kefir, asit, alkol ve CO2 açısından fakir;
    çok sert kefir ise zengindir. Zayıf kefir
    24 saat, orta sert kefir 48 saat, sert kefir
    72 saat sonunda elde edilir.

Kefirin Faydaları:

İnsanın bağırsak florasında bulunan
400 çeşit bakteri ve mantar bağırsak zarında
koruyucu bir tabaka oluşturur.
Sağlıksız beslenme ve antibiyotik kullanımı
sebebiyle bağırsak florası zaman
içinde bozulur ve hastalıklar ortaya çıkar.
Kefirle vücuda alınan faydalı bakteriler,
özellikle laktobasiller, bağırsaklara
yerleşerek buradaki mikroflorayı düzenler.
Kefir üzerine yapılan araştırmalarda
ulaşılan bazı sonuçlar şunlardır:
Antimikrobiyal ve antifungal aktiviteyle,
E. coli ve Salmonella gibi patojen
bakteriler ve Candida, Saccharomyces,
Rhodotorula, Torulopsis, Mikrosporum ve
Trichopyton mantarları üzerinde engelleyici
etki gösterir.
Laktik asit bakterilerinin insanlarda
ve bazı hayvanlarda bağışıklık sistemini
kuvvetlendirdiği belirlenmiştir.
Laktoz intoleranslı 8 kişiyle yapılan
bir denemede, kişilere 500 ml düşük
yağlı süt içirildiğinde karın ağrısı ve ishal
görülürken, aynı miktar yoğurt veya
kefir verildiğinde herhangi bir olumsuz
belirti görülmemiştir.
Helicobacter pylori enfeksiyonunun
tedavisinde olumlu sonuç verir. Mide
kaslarının düzenli çalışmasını ve midenin
daha hızlı boşalmasını sağlar.
Laktik asit bakterileri, yüksek kolesterol
içerikli diyetlerle beslenen farelerin
toplam serum kolesterol ve fosfolipid
seviyelerini önemli ölçüde düşürmüştür.
Aktif kefir tanelerini üniversitelerin
Ziraat Fakültelerine bağlı Süt Ürünleri
bölümlerinden ve Zeytinburnu
Tıbbi Bitkiler Bahçesinden temin
edebilirsiniz.
Bruselloz hastalığına sebep olan Brucella
bakterilerinin üremesi için gereken
pH 5.8’dir. Kefirin yapıldığı süte eklenen
Brucella bakterileri 0-24 saat arasında
canlı kalabilmiş, 24-120 saat arasında
üreyememiştir. Bunun sebebi, kefirin
pH’ının düşük olması ve fermantasyon
ürünleri içermesidir.
Tümörlü fareler üzerinde yapılan bir
çalışmada tümör hücrelerinin gelişimini
engellediği görülmüştür.
Kefir tanesinden saflaştırılan ve
suda çözünebilir bir polisakkarit olan
KGF-C’nin bağışıklık sistemini kuvvetlendirdiği
ve kanserli hücrelerin gelişmesini
%20-90 oranında engellediği belirlenmiştir.
Fazla miktarda CO2 içerdiği için kalp
hastaları kefir içmemelidir.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

WordPress.com’da Blog Oluşturun.